ÇOCUK KLİNİK PSİKOLOJİSİ

Çocuk Klinik Psikolojisi, çocukların davranış süreçleri, çocuk nöropsikolojisi, nörobiyolojik süreçler bakımından tanı, etik ilkeler ve uluslararası kabul gören tedavi, terapi süreçlerini incelemektedir. Farklı çocuklarla terapi yapmanın önemli hususları vardır. Bu ayırıcı özellikleri dikkate almak çocuk psikoterapileri açısından önemlidir.

Çocuklar duygularını yetişkinler gibi ifade edebilmekte zorlanmaktadırlar. Problemlerini ifade edebilmek için sözel yeteneklerinin sınırlı ve kendi başlarına sağlık sistemlerine ulaşma imkanlarının çok az olması çocuk klinik psikolojisinin önemini açığa çıkarmaktadır. Alanda bir çok aile ile yapılan görüşmelerde, ailelerin çocuklarının üzerinde yaptıkları gözlemler ve değerlendirmelerin önyargılı olduğu bulgusu saptanmıştır.

Çözülemeyen çocukluk problemleri ileriki yaşamda(yetişkin) yetenekleri baskılamakta, iş ve aile süreçlerini olumsuz etkilemekte, arkadaşlık sürdürme yeteneklerini ve sorumluluk duygusunu etkilemektedir. Çocukluk problemlerine erken müdahale, gelecekte ki problemleri en aza indirgemektedir. Yasal olarak duygusal ve ekonomik anlamda ailelere bağımlı olan çocukların; eğitim, tedavi, terapi olanakları ebeveynlerin sorumluluğundadır.

Çevrenin ve ihtiyaçların hızla değiştiği göz önüne alındığında; çocukluk problemlerinin de başka tür problemleri beraberinde getirmesi doğal bir sonuç olabilmektedir. Ebeveynlerin “bizim zamanımızda” diye başlayan cümlelerin, çocuk problemlerinde ve ihtiyaçlarında etkisi olumsuz olmaktadır.

Çocuklukta bazı problemler baskındır ve devamlı olmayabilir. Utanma, özgüven gibi problemler zamanla aşılabilmekteyse de dikkat dağınıklığı, hiperaktivite, özgül problemler, gelişimsel güçlükler, dil ve konuşma sorunları gibi belirli problemler bir uzmanın yardımını açığa çıkarmaktadır. Bir çok çocuğun problemleri ve gelişimsel güçlükleri; otizm spektrum bozuklukları, disleksi, zeka güçlükleri gibi sorunlar yardım almayı ve düzenli takibi gerektirmektedir.

Erken teşhis, tanı ve terapi programları gelecekte yaşam kalitesini olumlu etkilemektedir. Çocuk klinik psikolojisi de bu alanda önemli bir açığı tüm süreçleri ile izlemekte, terapiyi yapılandırmaktadır. Çocuklar için kullanılan araçlar günümüzde tıbbi hizmet alan pratisyenlerin ve uzmanların kullandıkları yöntemlerden farklılık göstermektedir. Alan da önemli bir hizmet sağlayan psikologlar ve çocuk klinik psikologlarına başvurmak yaşam kalitesini yükseltmektedir.

Pedagoga ve Çocuk Psikiyatristine hangi durumlarda gidilmeli?

Çocuğunuzun basit problemleri varsa öncelikle doğru bir yönlendirme için pedagog gitmeniz gerekir. Pedagog çocuğunuzun klinik değerlendirmesini yaparak rahatsızlığına göre çocuğunuzu gerekli uzmanlara yönlendirecektir. Örneğin; pedagog çocukta yaygın anksiyete bozukluğundan şüphe ederse, klinik değerlendirmesini ve çocuğa uyguladığı psikolojik testlerin sonucunu bir rapor halinde yönlendireceği Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanına gönderirken, çocuğa da terapi desteği verir ve aileyi bilinçlendirir. Böylece Çocuk Psikiyatristi ile işbirliği içinde çalışarak çocuğun tedavisine destek olur.


Pedagogların en önemli rolü anne babalar için önemsiz gibi görülen semptomları değerlendirip, şüphe ettiği bozukluğun tanı ve tedavisi için geç kalmadan Çocuk ve Ergen Psikiyatristine yönlendirerek tedavi sürecini başlatmalarıdır. Erken tanı tedavi sürecini kolaylaştırır.


Aynı şekilde Çocuk ve Ergen Psikiyatri uzmanı ise tedavi ettiği çocuğu terapi desteği alması ve ailesinin çocuğa nasıl davranacağı hakkında danışmanlık alması için pedagoga yönlendirir.


Kontrol ve gelişimini desteklemek amaçlı;

Pedagoga gitmek için çocuğunuzun bir sorun yaşması gerekmiyor. Bebeğinizi pedagog rehberliğinde bilinçli bir şekilde büyüterek ilerde oluşabilecek sorunların önlemiş olursunuz. Günümüzde pedagoga gitmek hala bir tabudur. Çünkü aileler, pedagoga sadece çocukları psikolojik problemler yaşarsa gidilebileceklerini düşünüyor ve herhangi bir basit konu için bile danışmaya giderse çevresi tarafından çocuklarının psikolojisinin bozuk olarak yorumlanacağından çekiniyorlar. Çocuğunuzun sağlıklı ve mutlu büyütmek için pedagoga gitmek bir çocuk doktoruna gitmek kadar normal ve gereklidir. Bu nedenle aileler bu konuda çekinmemelidir. Çünkü sorunlar büyüdüğünde tedavi süreci daha uzun sürüyor.


Çocuğunuzu bilinçli bir şekilde büyütmek için şu nedenlerle pedagoga başvurabilirsiniz;


– Pedagoga hamilelik döneminde bebeğin aileye gelişi konusunda, kardeşinin bebeği kabullenme sürecini destek olacak tavsiyeler almak, bebek bakımı ve gelişimi hakkında bilgi almak için gidilmelidir.
– Doğumdan sonra bebeğin gelişimi ve psikolojisi, oyuncakların seçimi, ailenin bebeğe yaklaşımı hakkında bilgi almak için gidilmelidir.
– Bebeklik döneminde çocuğun gelişimini takip etmek, gelişimini destekleyecek oyun ve oyuncak seçiminde destek almak için gidilebilir.

Çocuğun hayatındaki önemli değişikliklerde problemleri önlemek amaçlı;

Çocuğunuzun hayatını olumsuz etkileyeceğini düşündüğünüz aşağıdaki değişiklikler ve olaylarda;


– Aileye yeni bir bebeğin gelişi,
– Boşanma,
– Anne babanın ayrı evlerde yaşaması,
– Anne veya babanın işten ayrılması veya işe başlaması,
– Ev ve oda değişikliği,
– Ebeveynlerin çocuktan ilk defa uzak kalacak olması, uzun süreli şehir dışı yolculuklar,
– Kreşe ve Anaokuluna ilk defa başlamak,
– İlkokula ilk başlangıç,
– Aile içi ilişkilerde büyük krizler yaşanıyorsa ve çocuk bu durumdan derin bir şekilde etkileniyorsa,
– İşsizlik,
– Eşler arası problemlerin çocuğu etkilemesi,
– Okul ve arkadaş değişikliğinde,
– Çocuğun bakımından birinci derecede sorumlu olan yetişkinlerde psikolojik sorunlarının olması,
– Aile bireylerinden birisinin yaşadığı önemli bir hastalık, kaza, ölüm ve yas gibi aileyi derinden sarsan ve çocuğu da derinden etkileyebilecek olaylar varsa,

Buna benzer çocuğunuzu etkileyeceğini düşündüğünüz durumlarda pedagoga danışabilirsiniz.

Çocuğunuzdaki davranış değişikliklerinin nedenlerini anlamak ve psikolojik destek vermek amaçlı;

Son zamanlarda çocuğun davranışlarında ve ruh halinde bir gariplik, farklılık hissediyorsanız pedagogdan mutlaka destek almalısınız. Bu değişiklikler;

– Aile bireylerinden birisinin yaşadığı önemli bir hastalık, kaza, ölüm ve yas olaylar çocuğu derinden sarsıldıysa,
– Tavırlarında ani değişiklik varsa örneğin sürekli gergin, sinirli, huzursuz,
– Uyku ve beslenme düzensizlikleri,
– Düzgün konuşuyorken aniden kekelemeye başlaması,
– Okulda ders dinlerken veya ders çalışırken dikkatini toparlamakta zorlanması,
– Aşırı halsiz ya da çok hareketli olmaya başladıysa,
– Korkuları ve kaygıları artıysa,
– Suçluluk duygusu yaşıyorsa,
– Gereksiz tutturmalar ve takıntılar başladıysa,
– Okuldan öğretmeninden, bakıcınızdan ya da bir arkadaşından gelen uyarılar artıysa,
– Altını ıslatmaya başladıysa,
– Gece dişlerini gıcırdatmaya başladıysa,
– Gece uykusundan sık uyanıyor ve sık sık kabus görmeye başladıysa,
– Arkadaşlarına karşı saldırgan ve hırçın bir tavır sergiliyorsa,
– Anneye babaya ve yakın akrabalarına karşı saldırgan davranıyor ve onlara vuruyor, ısırıyorsa,
– Anneye olan düşkünlük artıysa ve anneyi evin içinde takip ediyor ondan ayrılmıyorsa,
– Yalnız başına tuvalete veya diğer odalara gitmekten korkuyorsa,
– Çok sessiz bir çocuk olduysa ve kimseyle bir şey paylaşmak istemiyorsa,

Çocuğunuzdaki semptomları değerlendirip tedavi sürecini başlatmak amaçlı;

Çocuğunuzda önemsiz gibi görülen problemler ciddi bir bozukluğun habercisi olabilir. Bu durumda erken tanı çocuğun tedavisinde önemli bir rol oynar.


– Çocuğunuz yaşına göre öğrenmekte güçlük çekiyorsa,
– Gelişim alanlarından birinde gecikme varsa, örneğin yaşıtlarına göre hala konuşmaya başlamadıysa
– Arkadaşlarıyla uyum problemi yaşıyorsa: Örneğin bir tek arkadaşla iyi oynarken ikinci arkadaş geldiğinde anlaşamıyor ve sadece yetişkinlerle ya da kendinden büyük çocuklarla oynamayı tercih ediyorsa,
– Sürekli altını ıslatıyorsa ve çocuk doktorunuz bunun fizyolojik bir nedeni olmadığını ifade ediyorsa,
– Okulda ve evde aşırı aktifse ve dikkatini toplamakta zorlanıyorsa,
– Dürtülerini, isteklerini kontrol etmekte zorlanıyorsa,
– İnatçı ve dediklerini ağlayarak yaptırıyorsa,
– Sabırsız ve her istediğinin anında olmasını istiyorsa,
– Tutturmalar ve takıntılar hayatını etkileyecek boyut aldıysa,
– Uyku sorunları yaşıyorsa,
– Konuşma gecikmesi yaşıyorsa,
– Altını çok sık ıslatıyorsa,
– Algılamada ve komutları anlamada sorun yaşıyorsa,
– Sürekli aynı oyuncakla tuhaf şekilde oynuyorsa,
– Göz kontağı kurmuyorsa,
– Aile üyeleri dışında kimseyle iletişim kuramıyorsa,
– Kendi odasında tek başına yatamıyor annesi veya babasıyla yatıyorsa,
– Öz bakım ihtiyaçlarını kendisi yapamıyorsa,
– Her şeyi ağlayarak yaptırıyorsa,
– Annesine çok hırçın davranıyorsa,
– Tek başına bir yetişkinle büyüyor ve arkadaş çevresi yoksa
– Annesi babası ölecek diye kaygılanıyorsa,
– Okula gitmek istemiyorsa,
– Yalan söylüyorsa,
– Tırnaklarını yiyorsa,
– Mastürbasyon yapıyorsa,
– Okul başarısında ani düşme olduysa,
– Dikkatini bir şeye toplamakta zorlanıyorsa,
– Dalıp gitmeler artıysa,
– Her şeye hayır diyor ve karşı çıkıyorsa,
– Çeşitli tikler geliştirdiyse,
– Ağır travmalar yaşadıysa,
– Cinsel istismar yaşadıysa,


Bu ve buna benzer, sizin için önemsiz gibi görülen ipuçları bir psikiyatrik bozukluğunun başlangıcının sinyali olabilir. Bu semptomların sayısı daha da artmadan pedagoga gitmeniz tedavinin daha kısa sürmesini sağlayacaktır. Bu semptomlar dikkate alınmaz ve aile zaman kaybederse çocukta çeşitli ruhsal bozukluklar oluşur. Pedagog bu semptomlar değerlendirir eğer ruhsal bir bozukluktan şüphe ederse Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı ile işbirliği içinde çalışır. Çünkü zaman kaybedildiyse ve artık ruhsal bozukluk derecesinde ise psikiyatrik ilaçlar tedavinin bir parçasını oluştur. Bozukluğun kesin tanısında ve tedavi için yazılacak İlaçlar konusunda Çocuk Psikiyatrisi uzmandır.


Peki, çocuklarda karşılaşılan ruhsal bozukluklar nelerdir?

– Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu
– Öğrenme Bozukluğu,
– Davranım Bozukluğu,
– Anksiyete Bozuklukları,
– Depresif Bozukluk,
– Enürezis, Enkoprezis
– Yaygın Gelişimsel Bozukluklar ( Otizm, Asperger)
– Obsesif Kompelsif Bozukluk,
– Fobiler,
– Tikler,
– Sosyal fobi,
– Uyku bozuklukları,
– Çocukluk Şizofrenisi,
– Panik atak,
– Konversiyon Bozuklukluğu,
– Somatizayson Bozukluğu
– Alkoliz,
– Yeme bozuklukları,
– Karşıt Gelme Bozukluğu,
– Dürtü Kontrol Bozukluğu,
– Konuşma Bozuklukları
– Vb.


Bunlar çocuklarda en sık rastlanan ruhsal bozukluklardır. Önemli olan anne babaların çocuklarındaki rahatsızlıklığı kabullenip zaman kaybetmeden pedagog desteği almalarıdır. Pedagog, problemin ne olduğunu, ne yapmak gerektiğini,, başka hangi uzmanlardan destek almanız gerektiği hakkında size ayrıntılı bilgi verecek ve tedavi sürecini başlatacaktır.

ÇOCUK KLİNİK PSİKOLOJİSİ hakkında bilgi, terapi ve danışmanlık almak için kurumumuzu ziyaret edebilir, Ücretsiz danışmanlık, özel egitim ve randevu almak için 0212 685 10 13 numaralı telefon numarasını arayarak bilgi sahibi olabilirsiniz

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top